The Motorcycle Diaries

00:00
  • 等級 2
  • 粉絲 0
MOTOSİKLETE BİN OĞLUM !!!
Motosiklete bin oğlum, çünkü motosiklet hayattır.
Birçok babanın korkusu oğlunun motosiklete binmesidir.
Ölümden ve başka her türlü tehlikeli durumun
çocuklarının başına gelmesinden korkarlar.

Benim senin başına gelmesinden en çok korktuğum şey
ise hayatın zevklerini almadan yaşayan bir eğreltiotu
olmandır.
Eğer yapmak istediğin şey orada duruyorsa ve aranızda
bir tehlike dikilmişse, senin yapman gereken o
tehlikeyi bertaraf edip, istediğin şeye ulaşmaktır.

İşte bunu yapamazsan hayatın ancak bir eğreltiotununki
kadar heyecanlı olabilir.

Motosiklete bin oğlum, ama dikkat et, motosiklet
tehlikelidir.

O tehlikenin üzerine aptal gibi gitme. Unutma Sun Tzu
der ki; "kötü komutanlar önce savaşa girer, sonra
nasıl kazanacağını düşünürler; iyi komutanlar önce
nasıl kazanacağını bulmadan savaşa girmezler".

Önce viraja girip de sonra nasıl çıkacağını düşünen
aptallardan olma.

Tehlikeleri en küçüğüne kadar bertaraf et. Hep tam
koruma kullan, bakımsız motorla yola çıkma, alkollü ya
da yorgun binme, kafan bozukken taksi tut, bilmediğin
yolda risk alma, diğer araç sürücülerinden köşe bucak
kaç.

Tehlikeleri nasıl dibine kadar bertaraf edeceğini
bilemiyorsan sakın motosiklete binme, çünkü o zaman bu
işi beceremezsin demektir.

Motosiklete bin oğlum, çünkü motosiklet aşktır.

Sadece kızlardan bahsetmiyorum, motosiklet macerası
yaşam aşkıyla doludur.
Güneşi batıracağın yeri bilmek, üzerinde yaşadığın
toprakları karışı karışına gezmek, her yaş ve
meslekten insanla yolunu paylaşmak ve bindiğin
makinenin üzerinde sanki çığlık atarmış gibi kopup
gitmek, hayatı dibine kadar yaşamak, ancak bu araçla
mümkündür.

Motosiklet macerasının içinde yaşam aşkı olmayan
insanların tek yaptığı ise teknik detayları
birbirlerine anlatarak kocaman, yararlı ama sıkıcı bir
ansiklopediyi yaşayıp gitmektir.

Aşkın ucunu bırakma, heyecanlı ve renkli ol, sıkıcı
olma.
Sıkıcı olacaksan arabaya binip, hafta sonları futbol,
akşamları ana haber seyrederek yaşayabilirsin,
motosiklete ihtiyacın yok.

Günü yakalamayı bil oğlum, motosiklet senin yaşama
enstrümanındır.

Kızlardan bahsetmiyorum dediysem, o kadar da demedim
tabi. Hani bazen pembe bir vespa üzerinde pembe kaskla
kuğu gibi giden pembe pantolonlu bir kız görürsün ya?
Git yanaş, merhaba de ona. Orta parmağı gösterirse,
kıza efendi gibi bir selam çakıp gazla bana gel,
ensene bir tane patlatayım, sonra bira içmeye gideriz.
Hayatı böyle yaşayacaksın işte, öküz gibi, ödlek gibi
değil. Hem efendiliğini bozmayacaksın, hem de
çılgınlığını koruyacaksın.

Ha hoşlandığın bir kız mı buldun? At motorunun
arkasına, Datça'ya götür onu, Knidos'un sularıyla
yıka.
Can Yücel'in en sevdiğin şiirlerini okurken batan
güneşi izlet ona, Domuzbükü'nde yıldızları ört üstüne
uyusun.
Sonra bu macera için bana teşekkür edeceksin.

Motosiklete bin oğlum, çünkü motosiklet isyandır.

İnsanlık tarihi popüler kültürler ve onlara tepkiyle
gelişen kültlerle doludur. Rock tarihi, 68 kuşağı,
Avrupa bohemleri, Beatnick'ler hep aynı heyecanla
tutuştular. Bugün bu ateş bir miktar sönmüş görünse de
sen buna aldanma. İnsanoğlunun doğasında isyan vardır
ve motosiklet bunun dışa vuruluş şekillerinin en
güzellerinden biridir. Motosiklet bir ulaşım aracı
değildir, bir isyan aracıdır, bunu kafandan çıkarma.

Hayatın rutinlerine dikkat et oğlum. Efendi ol ama
içindeki serseriyi korumayı bil, akşam eve gelince
takım elbiseni çıkarıp deri montunu giy.

Her zaman kravatın olabilir ama hiç yuların olmasın,
her zaman bir patronun olabilir ama hiç efendin
olmasın.
Eğer seni zincirliyorlarsa o patronu, arkadaşı ya da
sevgiliyi dehleyip, kravatı çöz, kol saatini fırlatıp
at, gemileri yakmayı bil.

Hayatımda tanımaktan keyif aldığım insanların
neredeyse hepsi, günü geldiğinde hayatında radikal
değişiklikler yaparken gözünü kırpmamış insanlardır.

Ve bu insanların neredeyse hepsi motorcudur.

Motosiklete bin oğlum, çünkü motosiklet dostluktur.

Bir motosiklet grubuna mutlaka gir. O motosiklet
grubunun içerisindeki bir kavgaya ise asla girme.
Unutma ki insanın olduğu yerde sevgi de vardır, kavga
da vardır. Toplumdan soyut yaşama, yolu paylaş. Ama
kimliğini de kaybetme, yolunu şaşırma. Toplumun içinde
dur, ama tek başına ayakta dur, sonuçta yol yalnız
senin yolundur unutma.

Herkesle konuştuğun gibi, her tip motora da bin,
tutucu olma. "Chopper gitmiyor, dönmüyor" diyenleri
takma, altındaki V motorun ritmiyle dans etmeden
isyanın ruhunu anlayamazsın. Sıkı bir enduroyla
off-road yapmadan doğaya fazla kavuşamazsın. İbrende
bir kez olsun 200'leri görmeden de adrenalin seni ilk
defa içki içmiş 15 yaşındaki kız gibi sarhoş eder
durur. Herkesi dinle ama hiç kimseye kulak asma.
Motosiklet türlerinin her biri farklı amaçlarla
üretilmiştir, birini seçeceksen seç, ama hepsiyle
barışık ol, hiçbirinin fanatiği olma.

Motosiklete bin oğlum, çünkü ben hep motosiklete
bindim.

Ve şu hayatımda yaptığım en iyi şeylerden biri bu. Tek
bir dakikasından bile pişman değilim ve iyi kötü her
maceramın kıymetini bildim.

Hayatta öğrendiğim birçok şeyi bu iki tekerlekli
cansız makineden öğrendim.

Motosikletle yaşa oğlum ve aradan yıllar geçerse ve
ben motosiklete binemeyecek durumda olursam, gel bana
maceralarını anlat, nereleri keşfettiğini, kimlerle
hırlaştığını, kimlerle dost olduğunu, hangi şarabı
kiminle içip, hangi güneşi nerede batırdığını.

Eğer ben ölmüşsem de çok önemseme. Motor üzerinde
ölmüşsem neden pişman olmadığımı anlayacak tek kişi
sen olacaksın.
Eğer ölmemişsem şu pembeli kıza sor bakalım ablası var
mı?

Sana bırakacağım en büyük miras, işte bu hayat
rehberi, motosikletli hayatın ta kendisidir.

Motosiklete bin oğlum, çünkü motosiklet hayatın ta
kendisidir.